C.Ü. Sinir Bilim

Japon bilim insanları çelikten beş kat daha güçlü bir jel üretmeyi başardı. Araştırmacılar son derece esnek bu yeni materyal sayesinde zamanın insan vücudu üzerindeki olumsuz etkilerini ortadan kaldırmayı hedefliyor. Bu jelin eklem ameliyatlarının yanı sıra yaralanma tedavilerinde de devrim olabileceği belirtildi. Hidrojeller tıpta devrim yapabilir. Hidrojel adı verilen madde bilim dünyasında yeni değil. %90' ı sudan oluşan bu madde son derece esnek ve güçlü olmasıyla tanınıyor. Araştırmacılar hidrojelleri çelikten beş kat daha güçlü hale getirmenin yolunu buldu. Jöleye benzeyen bu maddeyi cam elyafı ile birleştiren Japon bilim insanları, geliştirdikleri ürünün neredeyse yok edilemez olduğunu iddia ediyor. Uzmanlar bu maddeden yapay kıkırdak ya da yapay deri üretilebileceğini düşünüyor. Yumuşak ancak dayanıklı bu maddeden kasklar, kurşun geçirmez yelekler ya da yırtılmayan kumaşlar üretilebilecek. Araştırmacılar, hidrojelleri güçlendirmek için kullandıkları te

Epilepsi Nedir? Epilepsi nöbeti, beynin normal aktivitesinin sinir hücrelerinde geçici olarak meydana gelen anormal elektriksel aktivite sonucu bozulması ile oluşan klinik bir durumdur. Halk arasında “Sara Hastalığı” olarak da bilinen epilepsi, kendini epileptik nöbetler ile göstermektedir. Epileptik nöbet gerçekleştiğinde hastada gelip geçici bilinç kaybı veya farklı özelliklerde belirtiler olmaktadır. Kişinin tek bir nöbet geçirmesi, epilepsi hastası olduğu anlamına gelmez. Epilepsi oldukça yaygın bir hastalıktır. Toplumda görülmeme sıklığı, ülkemizde ve dünyada olduğu gibi % 0,5 ile %1 arasındadır. Cinsiyetler arasında epilepsi hastalığının görülme oranında herhangi bir farklılık yoktur. Epilepsi belli bir yaş grubunda değil herhangi bir yaş ve zamanda ortaya çıkabilmektedir; ancak ilk 16 yaşa kadar ve 65 yaşından sonra görülme sıklığı artmaktadır. Çocuklarda 16 yaşa kadar en sık görülen nörolojik hastalık epilepsidir. Hastalığın sık görüldüğü çocuk yaşlarda anne ve babanın

Canan Dağdeviren 4 Mayıs 1985 tarihinde, Üsküdar' da ailenin ilk çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. 5 yaşındayken babasının hediye ettiği Marie Curie ile ilgili bir kitapla fiziğe karşı ilgisi doğmuştur. Marie Curie' nin eşi Pierre Curie' nin keşfi piezoelektrikten ilhamla buluşlar gerçekleştirmiştir. İlk ve ortaokulu okuduktan sonra liseyi Kocaeli' nde okurken 1999 depreminde okulu hasar gördüğü için Adana Seyhan ÇEAŞ Anadolu Lisesi' ne misafir öğrenci olarak gönderilmiştir. Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği bölümünden 2007 yılında mezun olmuştur. Sabancı Üniversitesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği programındaki tam burslu yüksek lisans eğitimini 2009' da bitirmiştir. Canan Dağdeviren, 2009 yılında Fulbright bursu kazanarak Illinois' de bir devlet üniversitesi olan University of Illinois at Urbana-Champaign' de Malzeme Bilimi ve Mühendisliği bölümünde doktora eğitimine başlamıştır. Doktora süresince fizik, elektronik, kimya, malzeme, mekanik